24 Şubat 2006

Model Bitmedi

Epey uğraştım ama model bitmedi. Gözlüğü modelledim, parçaları birbirine uydurdum vs. Birkaç tane de resimleştirme yaptım. İdare eder. Atın kuyruğu için iyi bir çözüm gerekli.
Yarın Ankara yolculuğu var. Her şey birkaç gün aksayacak. Son zamanlarda otobüs yolculukları beni fermante ediyor; türkçesi turşu gibi yapıyor. Kendimi ekşimiş, kirlenmiş, kırışmış, buruşmuş hissediyorum. Hafiften de aptal hissediyorum diyebilirim. Otobüsten inince sersem tavuk gibi sağa sola bakıyorum. Hatta yürümeyi yeni öğrenmiş gibi bile oluyorum. İlk adımlar acemice ve zeminin yüksekliğini yoklar gibi oluyor. Yolda uyuyamadığımdan ve terlediğimden hepsi. Offff.

Neyse, günün konusu hakkında bir iki enstantane koyup bitirelim...


Share/Bookmark

23 Şubat 2006

Yorumsuz...


Jokeyin kafası...


Share/Bookmark

22 Şubat 2006

Bahar Geliyor




















Bahar geliyor. Her şey elinden geldiğince yenilenecek. Bakalım ben de...
Jokeye başladım. Gözlüğü ve eldiveni kaldı. Daha sonra parçaları birbirine uyumlu hale getireceğim. Kıyafetin ve kafanın boyanması gerekiyor. Sırt numarası da olacak. Modeli kullanacak adamın jokeyi çoğaltması için sırt numarası örneklemeleri yapabileceği bir kaplama oluşturmam gerekiyor. Kollara koyacağım kemiğin dönme ekseninin kendiliğinden ayarlanabilmesi için de referan olsun diye, kolları dirsekten biraz ileri doğru büksem iyi olacak. At için bir de beyaz kaplama yapmalı...


Share/Bookmark

15 Şubat 2006

Periyod yine kaymaya başladı


Kalorifer kontrollerini bıraktığımdan beri günlük yaşam periyodum yine kaymaya başladı. Şu an saat 03.47...Tüh!!!
Neyse, bari bugün at üzerinde yaptığım ZBrush denemesinden bir görüntü koyayım.


Share/Bookmark

11 Şubat 2006

Arap Atları

Malûm oyun için hazırladığım at modelini biraz daha gerçekçi hale getirmek için referans at fotoğrafları arıyordum. Görüntüsü hep hoşuma giden at cinsinin arap atları olduğunu öğrendim. Bu kadar narin ve estetik bir at cinsi var mı? Gövdeleri ve belleri daha ince, boyunları kavisli ve bu sayede başlarının dönme kabiliyeti çok fazla. Gözleri büyük, kafaları burun ucuna doğru çok inceliyor. Burun delikleri büyük. Tüyleri kısa ve parlak. (Resimlere tıklayınca büyük halleri açılıyor)


Share/Bookmark

9 Şubat 2006

Küheylan

Oyun modeli atımızın poligon yapısı üzerinde bol bol oynadım. Pek bir şey yapmadım dediğim son altı ayda bir şeyler öğrenmiş olmalıyım ki, bir sürü hatalı birleşme ve akış bulup değiştirdim. Özellikle atı o zamanlar subdivide modunda modellediğim için nokta konumlarının olması gerektiğinden abartılı olarak çekildiğini farkettim. Çokgen modunda modelleme yapanları anlamıyordum o zamanlar. Şimdi aklım başıma geldi :) (Bilmeyenler için; yandaki resimde soldaki at subdivide modunda, sağdaki ise çokgen modunda)
Yarın da atın genel oranlarının yarış atına benzemesini ve çokgen akışının canlandırmaya/esnetmeye uygun hale gelmesini sağlayacağım.


Share/Bookmark

8 Şubat 2006

Çokgenler Düzenlendi


Plânladığım canlandırma için daha önce yaptığım kaslı model üzerinde değişiklikler yapıyorum. Çokgen akışını düzenledim, çokgen sayısını azalttım ve biçimi biraz değiştirdim. Vücudu yeniden yapacağım. Üzerine kıyafet ekleyeceğim için yeniden başlamak zorunlu. Biraz karikatürize olacak. Eller ve ayaklar büyük olacak. Resimleştirme için "cel shader" denen çizgifilm tarzı gölgelemeyi düşünüyorum.
Oyun için yapacağım yarış atı ve jokey işi öylece duruyor...


Share/Bookmark

4 Şubat 2006

Önemli Zamanlarda Yaşamak

Eskiden, önemli olayların yaşandığı dönemleri okurken, önemli insanların önemli olaylar döneminde yaşadığını düşünürdüm ister istemez. Yoksa tam (ya da biraz) tersi; önemli insanların yaşadığı dönemlerde önemli olaylar mı olur? Saçma sapan bir tarih tezine demir atmak üzereyim, fazla zorlamayayım... Yeniden deneyelim, tarihsel dönüşümlerin koşullarının oluştuğu dönemlerde "önemli" adı verdiğimiz insanlara tarihsel rol oynama fırsatları doğar, onlar da oynarlar. Peki diğer insanların kendilerini önemli hissetmeleri olası mıdır? Bence evet. Büyük çoğunluk için her şeyin kötüye gittiği bir dönemde bu büyük çoğunluğun kendini (yine ister istemez) bu kötüye gidişin bir parçası olarak görmesi olasıdır. Bu durumda, gidişata müdahale edemeyen insanın kendisini önemsiz insan olarak görmesi de pekâla olasıdır. (Yine) tersinden okursak, önemli olay eğer iyiye gidişse çoğunluğun kendini bu gidişin parçası, katkı koyucusu, nedeni olarak görmesi olasıdır. Bu durumda oluşacak motivasyon, onun gerçekten önemli insan olmasına yol açabilir.
Dünya Latin Amerika'dan başlayarak temizlenmeye başladı. Kim ne derse desin, bu gerçek. Fukuyama'nın "Tarihin sonu" tezi kötü bir şaka gibi çöpe atılıyor. Önemli insanların gittikçe çoğaldığı bu coğrafya, diğer coğrafyalarda önemli olayların yaşanmasına davetiye çıkarıyor. Önemli insan hastalığı engellenemeyecek derecede bulaşıcıdır. Bizde de önemli adamların çıkıp kitleleri peşinden sürükleyeceğine eminim. İnanmayan var mı? İddiaya var mısınız?


Share/Bookmark